Avrupa'da Elektrikli Araç Devrimi: 2030 Yılı EV Yılı Olacak!

Bir yanda fosil yakıt kaynaklarının hızla azalması, diğer yanda küresel ısınmanın gitgide daha da vahim hale gelen sonuçları… Bu iki dev sorun, endüstride ve özellikle de ulaşımda yeni nesil çözümlerin hız kazanması gerektiğini gösteriyor. Bu konudaki en iddialı adım ise endüstrinin merkezi Avrupa’dan… Hedef: 2030’da 30 milyon elektrikli araç!

Avrupa'da Elektrikli Araç Devrimi: 2030 Yılı EV Yılı Olacak!

Sanayileşmeyle birlikte insanoğlunun tarihi gelişim seyri, 100 yılda 500 yıla bedel bir ivme kazandı. Makineler ve araçlar hızlandıkça, zaman kısaldı. Aynı zamanda ağır beden gücüne olan ihtiyaç da büyük ölçüde azaldı. Ancak tüm bu gelişmeler, ne yazık ki doğada hızlı bir çöküş sürecini de beraberinde getirdi.

Hem yeryüzü hem de atmosferde geri döndürülmesi güç büyük değişimler yaşanırken, insanoğlu ise bilgi birikimini daha da geliştirerek teknolojinin yüzde 100 doğa dostu olabileceğini kanıtladı. Elektrikli araçlar (Electric Vehicles - EV), bunun şüphesiz en büyük kanıtı!

1. Elektrikli Araçlar Çevre Kirliliğine Neden Olur mu?

Fosil yakıta ihtiyaç duymadan sadece bataryayla çalışan EV’ler, bu özellikleri sayesinde çalışma sırasında yüzde sıfır karbon salınımı yapıyor. Yani egzoz çıkışı gerektirmedikleri için sürüş esnasında herhangi bir çevre kirliliğine yol açmıyor. Şarj dolumu için gereken elektrik üretimi de yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlandığında, EV’ler tamamıyla doğa dostu bir ulaşım imkânı sağlıyor!

2020’de küresel otomobil satışlarındaki yüzde 6’lık düşüşe rağmen EV satışlarının yüzde 41 artmış olması, doğa için hayli umut verici. Ancak EV teknolojisi, gelişim süreci bakımından henüz yolun çok başında sayılmasından dolayı fosil yakıtlı otomobillere nazaran hala daha az ilgi görüyor. Geçmiş yüzyıllarda endüstri devriminin ve dolayısıyla karbon salınımının anavatanı olan Avrupa ise, günümüzde bu alanda dünyaya karşı sorumlu ve oldukça duyarlı bir politika izliyor.

2. Avrupa’da EV Kullanımı için Hangi Adımlar Atılıyor?

Gerek Avrupa Birliği kapsamında gerekse de kıtada yer alan ülkelerin ulusal stratejileri doğrultusunda, EV kullanımının yaygınlaşması için hem tüketicilere hem de otomobil üreticilerine pek çok teşvik sunuluyor. Bilhassa Avrupa Komisyonunun bu konuda yaptığı makro boyutlu çalışmalar, tüm dünyaya emsal olacak nitelikte. Komisyonun özellikle de Sürdürülebilir ve Akıllı Ulaşım Stratejisi adlı çalışması, EV üretimi ve kullanımına yönelik kayda değer hedefler içeriyor.

3. Avrupa’nın Elektrikli Araç Konusundaki Hedefleri Neler?

Avrupa Komisyonunun, Sürdürülebilir ve Akıllı Ulaşım Stratejisi doğrultusundaki uzun vadeli hedefleri şu şekilde:

  1. EV kullanımı, 2030 yılına dek 30 milyona ulaşacak.
  2. Avrupa otoyollarındaki tırların 80 bin adedi, 2030 yılına kadar sıfır emisyonlu olacak.
  3. 2035 yılına kadar emisyonsuz büyük uçak üretimine başlanacak.
  4. Avrupa’daki ulaşıma bağlı sera gazı salınımları, 2050 yılına kadar yüzde 90 oranında azalacak.

Bu hedeflerin gerçekleşebilmesi adına Avrupa Komisyonu, kıtada faaliyet gösteren tüm otomobil firmalarının fosil yakıtlı araç üretimini 2035’e kadar sonlandırmasını bekliyor. Ayrıca bu firmaların, üretimde de doğa dostu endüstri modellerine geçmeleri ve karbon salınımını minimuma indirmeleri gerektiğinin altını çiziyor. Ancak, bu konuda Avrupalı otomobil üreticilerinin beyanları da bir o kadar önemli.

4. Avrupalı Otomobil Üreticilerinin Sıfır Emisyon Hedefi…

Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) tarafından yapılan açıklama, AB’nin öne sürdüğü bu hedeflerin kendilerini zorlayacağı yönünde. Ayrıca EV şarj istasyonlarının da Hollanda, Fransa ve Almanya olmak üzere sadece üç ülkede yaygın olduğunu vurgulayan ACEA, bu konuda kıta genelindeki şarj altyapısı çalışmalarının yeterli olmadığına dikkat çekiyor.
ACEA cephesinden gelen tüm bu açıklamalar bir yana, kuruluşa üye firmalar Ar-Ge yatırımlarının halihazırda önemli bir kısmını karbon emisyonunu sıfıra indirmek için harcıyor. Kuruluş, AB’nin stratejik yol haritası için yatırımlarını ve ortak hedeflerini giderek daha da çeşitlendirmeyi hedefliyor. Ancak araç tercihi konusunda son sözün elbette tüketicide olduğunu da özellikle belirtiyor.

5. Avrupa’dan, EV’ye Yönelik Bir Adım Daha!

Alıcıların kararlarında, araçların teknolojileri ve bölge düzeyindeki şarj altyapıları kadar, batarya teknolojilerinin de önemli bir rol oynayacağını unutmamak gerekiyor. Neyse ki AB, 2025’e kadar lityum-iyon batarya üretiminde Çin’den sonra en büyük ikinci üretici olma hedefini de açıklayarak, bu konuda da önemli bir atılım gerçekleştirdi!
AB’nin atacağı adımlar ve elektrikli araçların sağladığı avantajlar, umuyoruz ki dünya genelinde EV kullanım oranında ciddi bir artış sağlayabilir. Hemen hemen tüm otomotiv devlerinin kıtada toplandığı düşünülürse, olumlu düşünmek için çok neden var!