Elektrikli Araçlar Masraflı mı, Yoksa Gerçekten Ekonomik mi?

Ülkemizde elektrikli araç sahibi olmak ekonomik nedenler sebebiyle her geçen gün daha çok zorlaşıyor. Dolayısıyla bu yeni teknolojiye sahip araçları satın almak isteyen pek çok kişi, doğal olarak en ekonomik seçeneği araştırmaya başlıyor. Elektrikli araçların (Electric Vehicles: EV) pahalı olduğu yönünde genel bir algı bulunsa da esasında bu konu hala oldukça tartışmalı. Bunun nedeni ise çok açık! Çünkü maliyet, çoğunlukla bunu nasıl hesapladığınıza göre değişiyor.

EV’ler, bazı kullanıcılar için başlangıçtaki satın alım ücreti sebebiyle son derece masraflı, bazı kullanıcılar için ise ideal şarj ücretleri sebebiyle ekonomik bir tercih. Siz de bu konuda ikilem yaşayanlardansanız elektrikli araçlar masraflı mı yoksa gerçekten ekonomik mi, yazımızı okuduktan sonra karar verebilirsiniz!

1. Elektrikli Araçları Ekonomik Kılan Yönler Nelerdir?

Elektrikli araçları hem satın alımlarda hem de kiralamalarda ekonomik bir seçenek haline getiren birçok önemli faktör bulunuyor. Genel olarak elektrikli araçların avantajları arasında sayılabilecek bu başlıklar hem potansiyel alıcılara hem de araç sahiplerine birbirinden cazip faydalar sağlıyor. Maddi avantajlarının yanı sıra EV kullanımını da çok daha keyifli ve konforlu hale getiren bu başlıkları gelin inceleyelim!

1.1. Yakıt Tasarrufu

Elektrikli araçlar benzinli araçlara kıyasla önemli oranda yakıt tasarrufu sağlıyor. Düşük yakıt tüketimi ise doğal olarak daha az yakıt ihtiyacı anlamına geliyor. Bu sebeple elektrikli arabalar, yakıt tüketimi bakımından hem kısa hem de uzun vade için ekonomik bir seçenek oluyor. Özellikle de benzinli araçlar, elektrikli araçlara kıyasla daha çok yakıt harcadığı gibi yakıt maliyeti bakımından da EV’lerden birkaç adım geriye düşüyor.

1.2. Şarj Maliyetleri

Elektrikli araçlarda şarj maliyeti, içten yanmalı motorların yakıt maliyetine göre daha az oluyor. 2018 yılında Michigan Üniversitesi Ulaştırma Araştırma Enstitüsü tarafından yapılan bir araştırma da bunu destekliyor. Bu araştırmaya göre elektrikli bir arabanın yıllık ortalama yakıt maliyeti 485 dolar iken, gazla çalışan bir aracın yıllık ortalama yakıt maliyeti bin 117 dolar olarak belirtiliyor.

Dünya genelinde benzin fiyatlarının hızlı bir ivmeyle gittikçe artmasına karşın ülkemizde bu durum daha büyük ve sancılı bir şekilde yaşanıyor. Dolayısıyla özellikle Türkiye’de elektrikli araçların yakıt maliyeti noktasındaki avantajları belirgin bir şekilde ayırt edilebiliyor. Bu sebeple bilhassa uzun vadede mantıklı bir seçim yapmayı isteyen kullanıcılar, içten yanmalı motora sahip araçlara kıyasla yakıt maliyeti konusunda çok daha fazla avantaj sunan EV’leri tercih ediyor.

1.3. Daha Az Hareketli Parça ile Düşük Bakım Masrafı

Elektrikli araçlarda, içten yanmalı motora sahip otomobillerde yer alan yaklaşık 2 bin adet hareketli parçanın hemen hiçbiri bulunmuyor. Dolayısıyla elektrikli araçlarda arızalanacak ve onarılacak parça sayısı da doğal olarak azalıyor. Bu sayede yapılan elektrikli araç muayenesi ve rutin bakım süreçleri de son derece basit bir şekilde tamamlanabiliyor.
Elektrikli araçlar daha az hareketli parça bulundurduğu ve daha az bakım masrafı sunduğu için potansiyel alıcıların gözdesi oluyor. Elektrikli araçların “ekonomik” olarak değerlendirilmesinde en büyük paylardan biri de çoğunlukla bu başlığa ait diyebiliriz.

1.4. Vergi İndirimleri ve Teşvikler

Bilindiği üzere elektrikli araçlarda fosil yakıt kullanılmadığı için egzoz emisyonu söz konusu olmuyor. Bu araçlar zararlı gazların atmosfere salınımı önlediği ve karbon salınımını azalttığı için ülkelerin ve devletlerin öncelikli ulaşım tercihi oluyor. Bu sebeple pek çok ülke, elektrikli araç kullanımını teşvik etmek için vatandaşlarına çeşitli avantajlar sağlıyor. Elektrikli araç şarj istasyonlarının sayısının artırılması, ülke genelinde zengin bir şarj haritasına sahip olunması da bu konudaki güçlü yönler arasında yer alıyor.

Dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi Türkiye’de de elektrikli araçlara vergi avantajları sağlanıyor. Ülkemizde özellikle Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) konusunda potansiyel elektrikli araç kullanıcılarına önemli bir yol açılıyor. Türkiye’de 2024 yılı itibarıyla EV’lerin MTV bedeli diğer araçların 4’te 1’i kadar oluyor. Dolayısıyla bu başlık da “Elektrikli araçlar gerçekten ekonomik mi?” sorusuna güçlü bir “Evet.” yanıtı veriyor. Fakat net bir karara varmadan önce elektrikli araçlarda masrafa neden olabilen, dezavantajlı sayılabilecek yönleri de incelemelisiniz.

2. Elektrikli Araçları Masraflı Kılan Yönler Nelerdir?

En başta da söylediğimiz gibi, elektrikli araçları ekonomik ya da masraflı olarak değerlendirmek esasında kişinin beklentilerine ve önemsediklerine göre değişiyor. Bu doğrultuda pek çok potansiyel kullanıcı, elektrikli araçları başlangıç maliyeti ve genel donanım özellikleri sebebiyle masraflı bir tercih olarak görüyor. Peki, sadece bu kadar mı? Elektrikli araçları masraflı bir seçim olarak yansıtan özellikleri aşağıda inceleyebilirsiniz.

2.1. Satın Alma Maliyeti

Elektrikli araçlar, üstün teknolojileri ve donanımları sebebiyle geleneksel araçlara kıyasla çok daha yüksek bir satış fiyatına sahip oluyor. Son yıllarda ülkemizdeki araç fiyatlarının bir hayli artmasıyla birlikte, Türkiye’de elektrikli araba satın almak pek çok kişi için ekstra zor hale gelmiş durumda. Satın alma maliyeti son derece yüksek olan bir aracın bakım ve onarım masrafları da kullanıcıların gözünü korkutabiliyor. Genel manada EV’ler, daha en başta yüksek maliyetli bir tercih olarak görüldüğü için kullanıcıların radarından hızlıca çıkabiliyor. Halbuki EV’ler bu açıdan son derece avantajlı bir konumda yer alıyor.

2.2. Yüksek Batarya Maliyetleri

Elektrikli araç bakımı ve ücreti, EV’lerin sahip olduğu az sayıda hareketli parça ve düşük bakım masrafları sebebiyle pek çok kullanıcı için sorun teşkil etmiyor. Fakat söz konusu elektrikli araç bataryası olduğunda yüksek maliyetler ortaya çıkabiliyor. Olası bir batarya değişim ihtimali, potansiyel alıcıların EV’leri masraflı bir seçenek olarak değerlendirmesine yol açabiliyor.

2024 yılı itibarıyla elektrikli araç batarya değişimleri 5 bin ila 20 bin ABD doları arasında yapılıyor. Fakat bu noktada EV bataryalarının sık değişim gerektirmediğini, ortalama 8 ila 20 yıl kullanılabildiğini söylememiz gerekiyor.

2.3. İkinci El Değer Kaybı ve Belirsiz Piyasa Şartları

Türkiye’deki elektrikli araç piyasası, henüz ne yazık ki geleneksel araç piyasası gibi belirli dinamiklere sahip değil ve kullanıcılara pek fazla güven sunmuyor. Bu sebeple ülkemizde ikinci el olarak elektrikli araç satmak pek yaygın değil. EV satın almak isteyen kişiler de halihazırda ikinci el yerine çoğunlukla en son çıkan teknolojileri tercih ediyor. Bu sebeple elektrikli araçlarda değer kaybı meydana gelebiliyor ve EV sahipleri zarara uğrayabiliyor. İşte bu gibi durumlar elektrikli araçların dolaylı yönden masraflı ve dezavantajlı olarak değerlendirilmesine yol açabiliyor.

2.4. Belirli Markalara Özel Pil Kirası Ücreti

Bazı elektrikli araç üreticileri, elektrikli araç bataryaları için özel olarak kira ücreti alıyor. Bu durumdan dolayı söz konusu araçlar, potansiyel EV alıcılarının gözünde doğal olarak masraflı bir seçenek oluyor. Fakat esasında elektrikli araç bataryasını satın almadan kiralamak kullanıcılar için çok daha fazla avantaj sağlayabiliyor. Bu senaryoda bataryaların arızalanması ya da performanslarının azalması durumunda kullanıcılardan yüksek maliyetli batarya değişim ücretleri yerine çoğunlukla daha makul ücretler alınıyor. Dolayısıyla her başlıkta olduğu gibi bu başlığa da hem bir eksi hem de bir artı yazmamız mümkün.

Hedef Filo, 12 ila 48 ay aralığında kiraladığı elektrikli araçlarla şirketlere birçok yönden avantaj sağlıyor. EV’leri satın alma durumunda ortaya çıkacak masraflar ve dezavantajlar ise Hedef Filo’dan elektrikli araç kiralama sayesinde tarihe karışıyor. Siz de hemen uzun dönem kiralama teklif formunu doldurun, Hedef Filo ile avantajların tadını çıkarmaya başlayın!